 |
...B!z HeP bErAbErİz... - giyim-hilelerr
|
|
|
|
 |
 |
Erkekler için pantolon seçmenin incelikleri
Pantolon aldım, pişmanım!
Kadınlar kadar erkeklerin de dikkat etmesi gereken giyim kurallarından biri, vücuda uygun pantolon seçmektir. Yanlış pantolon tercihi, sizi olduğunuzdan çok daha şişman ya da kısa gösterebilir..
Ben oldukça kilolu sayılabilecek biriyim. Ceket, mont alırken iyi de pantolon seçerken çok zorlanıyorum. Bana ne tarz pantolon almam gerektiğini söyler misiniz?
- Kilolu beyler için, en doğrusu düz paça pantolonlar giymektir. Bol ve çok geniş paçalı pantolonlardan uzak durun. Bir de en önemlisi, kumaş ya da jean fark etmez, pantolonun kalıbının vücudunuza oturmasıdır. Ama ne bol ne de çok dar olmalı... Böylece fazlalıklarınızı toparlayacak ve sizi fit gösterecektir. Bir de pilili ve yandan cepli pantolonları tercih etmemenizi öneririm. Pili ve cep, pantolonda ekstra bir fazlalık yapacağından, sizi olduğunuzdan şişman gösterir.
Oldum olası kısa boyum benim için sorun oldu. Özellikle de pantolonların kesimi ve paça boyu hakkında hep tereddütte kalıyorum. Bana yardımcı olursanız sevinirim.
- Boyunuz kısa ise size ilk tavsiyem, kısa paça boyundan uzak durmanız. Sakın pantolonunuzun boyu bileğinizde bitmesin, ayakkabı topuğunuzu örtsün. Çünkü kısa paça, bacak boyunuzu keser ve daha da kısaltır... Bu arada yüksek bel pantolonlardan da kaçının. Her ne kadar bacak boyunu uzun gösterse de, diğer taraftan gövdenizi iyice kısa gösterecektir. En ideali normal, yani ne düşük ne de yüksek bel pantolon almanız.
Bunları giyme, karizmayı çizdirme!
Erkekler için de her yeni sezonla birlikte yeni trendler belirleniyor. Ama kimisi size göre, kimisi değil. Moda kurbanı olmak istemiyorsanız işte ilkbahar-yaz sezonunda giymemeniz gerekenler...
Her yeni sezonda, yeni moda trendlerinin kimini beğenir, kimi hakkında da 'Nasıl giyeceğiz?' diye düşünmeye başlarız. Erkekler için durum daha da ciddi. Moda tasarımcılarının defilelerde gördüğümüz koleksiyonları kimi zaman hepimizi hayrete düşürüyor; bir sezon tayt modası çıkıyor, bir sezon şort takımlar. Ancak önceleri eleştirdiğiniz moda akımını birkaç kişinin üzerinde görmeye başladığınızda, siz de bu kıyafetleri nereden bulabileceğinizi araştırmaya başlayabilirsiniz. Ve bir bakmışsınız ki, eleştirdiğiniz bu trend sizin üstünüzde! İçten içe, bu moda kuralının kendiniz için olmadığını bilirsiniz ama uygulamaktan da kendinizi alıkoyamazsınız. Ama 2008 ilkbahar-yaz sezonu için kendinize bir iyilik yapın ve giymemeniz gereken trendleri şimdiden belirleyin. Herkes bir moda akımını uyguladığı zaman ona 'Hayır,' demek zor olabilir. Ama her trend de herkese göre değil, bunu aklınızdan çıkartmayın...
RUGAN
Maalesef rugan, yani parlak deriden ayakkabılar, çantalar hatta montlar sadece kadınlar için değil. Kadınlar için parlak renkte rugan aksesuarlar o kadar moda ki, tasarımcılar ister istemez erkek koleksiyonlarına da bu parlak deriden katmışlar. Bu plastik görüntülü parlak deri, kadınlar için hoş olabilir ama erkekler için asla. Ama bu trendi yine de denemek istiyorsanız, rugan ayakkabılardan ve postacı çantasından uzak durun. Onun yerine ince bir rugan kemeri deneyebilirsiniz. Ama rugan kemeri kullandığınızda da kıyafetinizin siyah, gri ya da natürel renklerde olmasına özen gösterin.
1980'LER
İtiraf edelim, 1980'lerin modasını kadınlar için de sevmedik, erkekler için de. O zamanlarda da kötüydü, şimdi de kötü. O yılların modasını hafızalardan silmeye çalışırken, '80'lerin popülaritesi yeniden moda oldu. Dapdar jean pantolon üzerine bol ceket giymiş erkekler görmek istemiyoruz. Bu görüntünün, babasının takımını deneyen bir çocuğu anımsattığını söylemekte fayda var. Ayrıca saça sürülen tonlarca jöle ve biryantine de 'hayır' diyoruz.
NEON RENKLER
Yine 80'li yıllardan kalma bir akım olan canlı renklere bir şans daha verilmiş bu sezon. Eğer 80'lerin görüntüsünün kurbanı olmak istemiyorsanız, siz siz olun ve neon renklerden uzak durun. Ama vintage mağazalarından o yıllara ait bir tişört bulursanız, göğsünüzü gere gere giyebilirsiniz. Ama tamamladığınız şeylerin 80'lerden uzak olmasına dikkat edin.
METALİK
Rugan gibi metalik renkler de erkekler için uygun değil. Gümüş, dore, bronz gibi renkleri kadınlara bırakın. Özellikle dore ve bronz tonlarını aklınızdan bile geçirmeyin. Metalik modasını uygulamakta ısrarcıysanız, bu görüntüyü aksesuarlarla yakalamaya çalışın. Gümüş kalın yüzükler, gümüş ve deri karışık bileklikleri deneyin.
SATEN
İpek satenin uçuşan görüntüsü, vücutta verdiği his, dokunduğunuzdaki kayganlık çok hoş ama daha feminen bir kumaş olamaz. Kadınlar için koleksiyonlarda çok sık kullanılan satenler, erkeklerin gardıroplarına da girmeye hazırlanıyor. Moda tasarımcıları defilelerinde saten gömlekler, saten takımlar hatta saten şortlar sergiledi. Ama siz siz olun bu kumaşı sadece tamamlayıcı olarak kullanın. Örneğin bir pardesünün biyesi, gömleğin manşetleri gibi... Ya da saten bir kravatla bu modaya ayak uydurabilirsiniz.
PARFÜM NERELERE SÜRÜLMELİ?
Vücut
Parfümler kokularını yaymak için sıcaklık, hareket gibi faktörlere ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle parfüm sürmek açısından vücudun bazı bölgeleri ayrıcalıklıdır:
Sıcak ve nemli noktalar. Koltuk altları, göğüs araları, ense, kulak arkaları ve göbek. Kanın fazla pompalandığı noktalar. Bilek içleri, şakaklar ve boyun. Hareketli noktalar. Dirsekler ve diz içleri.
Uzmanlardan hoş öneriler:
Coco Chanel Öpülmek istediğiniz yeri parfümleyin. Estée Lauder Parfümü, kolunuzu yukarı kaldırıp tam önünüze sıkın ve yarattığınız koku bulutunun içine girin. Böylece binlerce parfüm molekülü vücudunuzun her yerine konacaktır.
Saç
Saçınızı parfümlemek istiyorsanız, öncelikle temiz olmalarına dikkat edin. Kokuların birbirine karışmaması için şampuanınızı kokusuz olanlar arasından seçin. Saçlarınız kısa ise saç diplerinize, uzun ise uçlarına sıkmanız yeterli olacaktır.
Küçük bir not:
Saçınızı fırçalamadan önce fırçanıza biraz parfüm sıkın.
Parfümler pamuklu, yünlü gibi doğal lifle dokunmuş kumaşlarda çok kalıcıdır ve rahat yayılır. Sentetik liflerde yayılımı ve kalıcılığı azdır. Parfümün en kalıcı olduğu dokular ise kürkler ve muslin kumaştan yapılmış eşarplardır.
Giysiler parfümlenebilir ama gelişigüzel değil:
Parfümünüzü ceket ve mantoların astarlarına, etek ve elbiselerin etek baskılarına sıkın.
Asla giysilerinizi farklı parfümler sıkmayın. Üst üste sıkılan parfümlerin molekülleri iyi bir karışım oluşturmaz ve kötü bir etki uyandırır.
İpekli giysilerinize parfüm sıkmayın, kalıcı lekeler bırakır.
Eğer parfümünüzü sık sık değiştiriyorsanız, sadece vücudunuzu parfümlemekle yetinin. Koku zaten giysilerinize de sinecektir.
Mücevher ve özellikle incilerinizin yakınında parfüm kullanmayın: parfümlerdeki alkol mücevherlerin parlaklığını yok eder ve incileri sarartabilir.
Giysi dolabınızı parfümlemeyi unutmayın.
Küçük bir not:
İç çamaşırlarınızın bulunduğu dolap veya çekmeceye parfümünüzle nemlendirdiğiniz yünlü bir kumaş parçası koyun. 
|
Bugün 1 ziyaretçi (1 klik) kişi burdaydı!
|
|
 |
|
|
|